Select Sidearea
Populate the sidearea with useful widgets. It’s simple to add images, categories, latest post, social media icon links, tag clouds, and more.
hello@youremail.com
+1234567890
+1234567890
“OBD” veya “OBD-II” otomobilin yerleşik bilgisayarlarının bir parçasıdır ve pek çok kişinin bilmediği bir geçmişe sahiptir. OBDII’ ye genel bir bakış ve gelişiminin zaman çizelgesi için bu yazı kaleme alındı.
Araç İçi Teşhis (OBD) portu, emisyon verilerini test etmek için basit bir yol sağlamak, araçların çevresel etkisini azaltmak ve kamunun hesap verebilirliğini sağlamak üzere tasarlanmıştır. OBD portu 1990’lardaki ilk günlerinden kritik bir araç haline geldi. Artık hayat kurtarmak, maliyetleri kontrol etmek, çevreyi korumak, verimliliği artırmak ve yayınlanan motor performans rakamlarını ölçmek ve objektif veriler sağlamak için OBD portuna güveniyoruz. OBD, onarım teknisyenleri için aracın kendi kendine teşhis ve raporlama yeteneklerini sağlayan otomotiv elektronik sistemini ifade eder. Bunun yanında teknisyenlere performans izleme ve onarım ihtiyaçlarını analiz etme amacıyla alt sistem bilgilerine erişim sağlar. OBD, araç teşhis bilgilerini almak için çoğu hafif hizmet aracında kullanılan standart protokoldür. Bilgi, araç içindeki motor kontrol üniteleri (ECU’lar veya motor kontrol modülleri) tarafından üretilir. Bunlar aracın beyni veya bilgisayarları gibidir. OBD portunun piyasaya sürülmesinden çeyrek asır sonra, ekosistemi, temel araç seçiminden bağımsız olarak üreticileri ve filo sahiplerini desteklemek için önemli, yenilikçi teknolojiler sağlayacak şekilde büyüdü.
OBD, telematik ve filo yönetiminin önemli bir parçasıdır ve araç sağlığını ve sürüşünü ölçmeyi ve yönetmeyi mümkün kılar. OBD sayesinde şunlar yapılabilir:
Tipik bir binek araçta OBDII bağlantı noktasını aracın sürücü tarafındaki gösterge panelinin alt tarafında bulabilirsiniz. Aracın türüne bağlı olarak, bağlantı noktası 16 pimli, 6 pimli veya 9 pimli bir konfigürasyona sahip olabilir.
OBDII, basitçe ifade etmek gerekirse, OBD veya OBD I’ in ikinci neslidir. OBD I başlangıçta harici olarak bir arabanın konsoluna bağlıyken, OBDII artık aracın içine entegre edilmiştir. Orijinal OBD, 1990’ların başında OBDII icat edilene kadar kullanılmıştır.
OBDII aşağıdakiler için durum bilgilerine ve Diyagnostik Hata Kodlarına (DTC’ ler) erişim sağlar:
Bir araç servis için bir atölyeye götürüldüğünde, bir tamirci OBD portuna bir tarama aleti ile bağlanabilir, sorun kodlarını okuyabilir ve sorunu tanımlayabilir. Bu, teknisyenlerin arızaları doğru bir şekilde teşhis edebileceği, aracı hızlı bir şekilde inceleyebileceği ve herhangi bir arızayı büyük bir sorun haline gelmeden önce düzeltebileceği anlamına gelir.
WWH-OBD, World Wide Harmonized On-Board Diagnostics ‘in kısaltmasıdır. Birleşmiş Milletler tarafından Küresel Teknik Düzenlemeler (GTR) yetkisinin bir parçası olarak uygulanan, emisyon çıkışı ve motor arıza kodları gibi araç verilerinin izlenmesini içeren, araç arıza teşhisi için kullanılan uluslararası bir standarttır. Otomotiv ekosistemi son yıllarda uyumlaştırma yönünde ilerlemektedir. Buna ek olarak, Aktarım Protokolünün yanı sıra teşhis yöntemlerinde de standardizasyona doğru bir eğilim fark edilebilir.
AUTOSAR ve Teşhis Hizmetlerinin Birleştirilmesi (UDS) iyi bilinen standardizasyon örnekleridir, bu nedenle OBD’nin uyumlaştırılması mantıklı bir prosedürdür. OBD-II arayüzü güç aktarım ECU’su ve emisyon kontrol modülünden gelen verilere erişim sağlar. Sistem ayrıca bu kontrol üniteleri için kaydedilen DTC’leri de alabilir.Yine de OBD-II’nin kapsamının bir sınırı vardır. Sadece 10 modun emisyonla ilgili verilere ayrılmış olması nedeniyle birçok diyagnostik veri gözden kaçmaktadır. UDS, kilometre sayacı, emniyet kemeri uyarısı vb. gibi araçlardan gelen arıza tespit verilerini geliştirerek araç dışı arıza tespitinden sorumlu olmuştur. UDS, OBD-II’ye kıyasla 20’den fazla mod ve çok daha fazla bilgiye erişim ile daha eksiksiz ve birleşik bir teşhis sistemi olarak tasarlanmıştır.
WWH-OBD, UDS hizmetlerini OBD-II sistemi içinde kullanılabilir hale getirir. UDS ile birlikte, WWH-OBD taşıma ve ağ katmanlarında kullanılan ek protokoller arasında CAN üzerinden Teşhis (DoCAN) ve İnternet Protokolü üzerinden Teşhis (DoIP) yer almaktadır. Sonuç olarak, uyumlaştırma denkleme dahil edilmiştir.
Şekil, WWH-OBD tasarımına hangi yeni bileşenlerin dahil edildiğini açıkça göstermektedir. En dikkat çekici olanlar uygulama ve oturum katmanlarında UDS (ISO 14229), taşıma ve ağ katmanlarında DoIP (ISO 13400). Son olarak, Araç ve test ekipmanı arasındaki WWH-OBD Bağlantısı (ISO 27145-4).
Veri yoğun modern bir araç sisteminin yerleşik arıza teşhisini yönetmek söz konusu olduğunda, WWH-OBD’nin pek çok avantajı vardır. WWH-OBD daha geniş bir veri türü yelpazesine daha fazla erişime sahiptir.
Örneğin, OBD-II PID’leri sadece 1 bayt uzunluğundadır, yani sadece 255 farklı veri türü vardır. WWH-OBD PID’leri 3 bayta kadar uzunlukta olabilir, bu da daha fazla erişilebilir araç verisi sağlar. Buna ek olarak, WWH-OBD bir arızaya dahil edilen bilgileri genişletme avantajına sahiptir.
Bir arızanın meydana geldiğini belirtmek için OBD-II şu anda 2 baytlık bir DTC kullanmaktadır. UDS 2 baytlık bir DTC’yi 3 baytlık bir DTC’ye dönüştürür ve üçüncü bayt arıza “modunu” belirtir. Arıza modu J1939 protokolünün arıza modu göstergesi (FMI) ile karşılaştırılabilir. Ek olarak, WWH-OBD arıza ile ilgili şiddet, sınıf ve durum gibi daha fazla bilgi sağlar.
Kısacası, WWH-OBD kullanıcıya daha fazla tanılama bilgisi sağlayarak mevcut OBD-II mimarisini geliştirir.
IoT’nin genişleyen dünyasında OBD portu araç sağlığı, güvenliği ve sürdürülebilirliği için önemini korumaktadır. Araçlar için bağlı cihazların sayısı ve çeşitliliği artsa da tüm cihazlar aynı bilgileri raporlamaz ve izlemez. Ayrıca, uyumluluk ve güvenlik de cihazlar arasında farklılık gösterebiliyor. OBD protokollerinin çokluğu nedeniyle, tüm telematik çözümleri günümüzde var olan tüm araç türleriyle çalışacak şekilde tasarlanmamıştır. İyi telematik çözümleri, kapsamlı bir araç teşhis kodu setini anlayabilmeli ve tercüme edebilmelidir.
OBDII, EOBD, HD OBD ve WWH-OBD diyagnostikleri için kullanılabilen Silver Scan Tool yazılımımız bu verileri okuyabilmek için önemli bir araçtır. RA Consulting firmasına ait olan bu yazılımı daha detaylı inceleyebilmek için aşağıdaki linki kullanabilirsiniz.